Tayland'dan Haberler – 9 Haziran 2014

Kargo gemilerinde silah kullanımına izin verin, çünkü bu gemiler artık korsanlar için kolay bir av haline geldi.

Tayland Gemi Sahipleri Derneği başkanı Phumin Harinsut, bu savunmayı, Tayland petrol tankeri Orapin 4'ün geçen ay kaçırılmasının ardından yaptı; bu, Nisan ayından bu yana bir Tayland gemisine yapılan üçüncü saldırıydı.

Phumin, iki yıldır aynı şarkıyı söylediğini ancak kanunların hâlâ gemilerde silah bulundurulmasını yasakladığını söylüyor. Savunma Bakanlığı karşı çıkıyor.

Phumin, yüksek sigorta primleri nedeniyle denizcilik şirketlerinin gemilerini, örneğin daha az katı kuralları olan Singapur gibi farklı bir bayrak altında seyredebilecekleri konusunda uyarıyor. Silahlı muhafızlar maliyetleri artırıyor ancak sigortacılar bunlardan memnun.

Tedbirler şu anda 24 saat devriye gezmek ve korsanların gemiye çıkmasını önlemek için yüksek basınçlı su jetleri kurmakla sınırlı.

Orapin 4, Malakka Boğazı'nda kaçırıldı. Bıçaklar ve ateşli silahlarla donanmış on korsan, on dört kişilik mürettebatı bağladı ve 3,7 milyon litre dizel yakıtı başka bir gemiye pompaladı. Kimse gücenmedi. Kaçırma sırasında korsanlar geminin adını Rapi olarak değiştirdiler. Dört gün sonra gemi Sri Ratcha'da (Chon Buri) iletişim ekipmanı olmadan bulundu.

– Dün Siam Paragon alışveriş merkezinde göstericilerin üç parmağını kaldırması yedi kişinin tutuklanmasıyla sonuçlandı. Askerler ve polis memurları onları olay yerinde tutuklamadı ancak fotoğraflarını çekti. Askerler daha sonra onları yakınlarda tutukladı.

Üç parmak hareketi filmden alınmıştır The Açlık Oyunları saygı anlamına geliyor ama darbe karşıtı göstericiler onu, Fransa'nın 18. yüzyılın sonundaki devrim sırasında tanıttığı 'özgürlük, eşitlik ve kardeşlik' sloganı olarak kullanıyor. [Ama bana sorarsanız, bu parmaklar bitişik izci selamı; en azından deniz izciliği günlerimden bunu biliyorum.]

– Suçla Mücadele Biriminin talebi üzerine askeri mahkeme, askeri otoriteye (NCPO) rapor vermeyen on kişinin tutuklanmasına izin verdi. Çoğu kırmızı gömlek taraftarı.

– Futbolseverler, Dünya Kupası'nın televizyon yayınlarına ilişkin Yüksek İdare Mahkemesi'nde açılan davanın kararını merakla bekliyor. TV gözlemcisi NBTC ile yayın haklarını elinde bulunduran RS Plc karşı karşıya geldi. NBTC, tüm maçların ücretsiz TV kanalları üzerinden yayınlanmasını istiyor. Bu 'olmazsa olmaz kuralı'nın [?] gereğidir.

RS Plc ise 22 maçın sadece 64'sini 7 ve 8. kanallarda yayınlamayı planlıyor. Nisan ayının başında şirket, NBTC'yi temyize gitmeye zorlayan Merkezi İdare Mahkemesi ile karşı karşıya kaldı. Dava Salı günü ilk kez görülecek. Heyecan verici olacak çünkü Dünya Kupası perşembe günü Brezilya-Hırvatistan maçıyla başlayacak.

Ulusal polis şefi yardımcısı Ake Angsananand, polisin yasa dışı kumarla mücadele için ekstra önlemler aldığını söyledi. Halkı, bu yönde bir şey gördüklerinde 1599 numaralı yardım hattını aramaya çağırıyor. [Maalesef gazete, tıklama satırına yapılan atıf dışında bu 'ekstra tedbirlerin' neleri gerektirdiğinden bahsetmiyor.]

– Sokağa çıkma yasağı, cumartesi gecesi hırsızın iki bakkalı soymasına engel olmadı. İlk soygun gece yarısından kısa bir süre sonra Chaeng Watthanaweg'deki bir benzin istasyonunun 7-Eleven mağazasında gerçekleşti. Bir adam içeri girip uzun bir bıçak çıkardığında personel envanter çıkarıyordu. 1.200 baht'la kaçtı. Yakındaki ikinci bir 7-Eleven mağazasında 800 baht indirim yapıldı.

Don Mueang ve Muang Thong Thani'deki diğer iki 7-Eleven mağazası da aynı gece istenmeyen ziyaretçiler aldı, ancak henüz hiçbir ayrıntı açıklanmadı.

– Siyasi durumun charter havayolları için feci sonuçları var. Ekim ayından bu yana Japonya'dan Bangkok'a charter uçuşların sayısı yarı yarıya azaldı. Çin ve Rusya'ya gidiş-dönüş kiralamalarda sorun yok.

Çin ve Japonya'ya direkt uçuşlar gerçekleştiren Jet Asia Airways zor durumda. Dört uçağından ikisinin başka rotalarda kullanılması için Sivil Havacılık Dairesi'nden izin istedi.

Düzenli uçuşların sayısı geçen aydan bu yana yüzde 5 azaldı, ancak bu düşük sezon için alışılmadık bir durum değil.

– Mae Sot'ta (Tak) bir eve yapılan baskında Narkotik Kontrol Kurulu Ofisi'nden görevlilerden oluşan bir ekip, askerler ve polis bir kadını tutukladı ve uyuşturucu kaçakçılığından elde edilen 200 milyon baht değerinde mal varlığına el koydu. Bu, ev, arsa, taşıtlar ve yetmiş banka hesabındaki mevduatlarla ilgilidir.

ONCB'ye göre kadın, Malezya'nın Yangon kentindeki bir ağa yılda 2,4 milyar baht uyuşturucu parası aktardı. Tayland'daki ağı altı Myanmarlıyı içeriyordu. Kadın, çalışma izni almalarına yardımcı olmak için bir şirket kurmuştu. Haklarında tutuklama emri çıkarıldı.

– Eski Demokrat milletvekili Chalard Vorachat (71), 19 gündür sadece balla karıştırılmış su içiyor. Darbeyi protesto etmek amacıyla parlamento binası önünde açlık grevine başladı.

Chalard daha önce yedi kez açlık grevine gitmişti; İlk kez 1980'de. En uzun grevi 100 gün sürdü. 2000 yılında Başbakan Chuan Leekpai'yi hedef alıyordu. Chalard üç ayı yiyeceksiz geçirmeyi bekliyor. NCPO şimdilik grevi görmezden geliyor.

– Darbecilerin durumu ne kadar sürede kontrol altına alması gerekiyor ve sokağa çıkma yasağı ne zaman kaldırılacak? Suan Dusit tarafından yapılan bir ankete göre bunlar, ankete katılan 89,3 kişinin en az yüzde 1.434'ünün, nüfusun mücadele ettiği en önemli sorulardır. Diğer sorular şunlardır: Seçimler ne zaman yapılacak, NCPO reformları gerçekleştirmek ve çatışmaları çözmek için ne yapıyor ve NCPO yüksek gaz, yakıt ve elektrik fiyatları konusunda ne yapıyor?

– Cumartesi akşamı Map Ta Phut sanayi bölgesinin (Rayong) üç yüz sakini güçlü gaz kokusu nedeniyle tahliye edildi. Başlangıçta bunun bir kükürt fabrikasından geldiğinden şüpheleniliyordu; daha sonra kokunun sanayi bölgesinin dışındaki tapyoka unu fabrikasından geldiği ortaya çıktı. Fabrika kapatılacak. Ancak kükürt kokularına ilişkin şikayetler devam etti.

Sakinler akşam 20'den sabah 4'e kadar bir spor stadyumunda kamp kurdular. Nefes almada zorluk, baş dönmesi ve mide bulantısı yaşayan iki sakin hastaneye kaldırıldı.

– Güney Kore, Tayland'dan orada yasa dışı çalışan artan sayıdaki Taylandlı işçi konusunda bir şeyler yapmasını istedi. Sözleşmeleri sona erdiğinde ülkede kalırlar. Birçok işveren onların çalışmaya devam etmesine izin veriyor.

Tayland Yurtdışı İstihdam İdaresi'ne, İstihdam Dairesi tarafından diğer ülkelerde de görülen bu uygulamaya son verilmesi talimatı verildi. Yurt dışında çalışan Taylandlıların yüzde 15,6'sının iş sözleşmelerini ihlal ettiği söyleniyor.

Güney Kore, ödenen yüksek ücretler nedeniyle popüler bir ülke. Orada çalışmak isteyenler genellikle turist olarak ülkeye giriyor. Güney Kore'deki Taylandlı işçiler her yıl Tayland'daki ailelerine beş milyar baht gönderiyor.

www.dickvanderlugt.nl – Kaynak: Bangkok Post